Yazılım Geliştirme Uzmanı & E-Ticaret Danışmanı
Classic Asp , Excel , Ms Project, Excel VBA , E-Ticaret , Mobil , Desktop
Tel : 0 534 797 31 21 , Mail : baranseren@gmail.com

Ankara E-Ticaret Uzmanı , Logo Tiger ve Logo Go için Çözüm Geliştirme Uzmanı

E-Ticaret ve B2B , B2C 19.01.2011

B2B - Bussiness to Bussiness ( Şirketler arasında tedarik ağı ) B2C - Bussiness to Customer ( Şirketler ve Müşterileri arasında tedarik ağı ) Entegre olarak b2b ve b2c tasarımını taslak ve şablon haline getirme çalışmalarım devam ediyor. Bilgi için irtibat numaralarımdan ulaşabilirsiniz.


Tags :


Asp Encode - Kaynak Kodlarınızı Paylaşmadan Asp Yazın 11.12.2010

Profesörden Öğrencilerine 09.12.2010

Bir bir profesorün mezun etmeye hazırlandığı öğrencilerine verdiği son dersi anlatıyor. İlgimi çekti, sizlerle paylaşmak istedim. Aynen şöyle; “Bilgisayar Mühendisi arkadaş! İNŞALLAH iyi bir doınanımcı, iyi bir programcı, iyi bir networkcu veya iyi bir sistem operatorü olacaksın. Yalnız şu mühim meseleri sakın aklından çıkarma. Bu kâinatın öyle bir donanımcısı vardır ki, bütü mevcudatı ve içinde yeryüzünü create etmiş (yaratmış), güneşi bir power source (güç kaynağı), ayı bir system clock (sistem saati) yapmış. O power sourcedir ki kesintiye uğramaz ve o system cloctur ki şaşmaz ve şaşırmaz. O donanımcının ilminin ve sanatının nihayetsizliğini gösterir. Bu zât aynı zamanda öyle yüce bir programcıdır ki, şu muazzam hayat programını yazmış, yüz binlerce yıldan fazladır error (hata) verdirmeden, crash ettirmeden (kesinti veya kırılmaya uğratmadan) çalıştırıyor. EĞER onun ne kadar iyi bir programcı olduğunu anlamak istersen, önce kendine bak. Gözünle görmediğin küçücük bir hücrene bütün kodunu save etmiş (kaydetmiş) ve yine o küçücük hücrende excute ettiriyor (icra ediyor) MADEM ki DNA’nın bir program olduğu apaçıktır ve bir program programcısız olamaz; demek ki senin programcılığın o büyük zatın programcılığına ancak bir ayna hükmündedir. Yine senin hücrelerinden oluşturduğu networkun içinde hadsiz protokollerle o hücreleri konuşturduğu gibi, seninde diğer insanlarla türlü dillerde ve protokollerde konuşabilmen için gerekli donanımını yanına vermiştir, öylece de gördürüyor, konuşturuyor ve dinletiyor ve sen etrafındaki bütün cisimlerden haber alasın diye ışık, ses gibi türlü medyayı hazırlamış kullandırıyor. Ve sen bunları keşfeder, kullanır, fakat yenisini ekleyemezsin. O halde öyle büyük bir network uzmanı zât vardır ki, senin her türlü ihtiyacını bilir ona göre teçhizatını verir. Senin networkçuluğun ancak sonsuz ilminden sana verdiği bir küçük parça ve bir büyük nimettir. ARKADAŞ aldanma! BU güzel dünya hayatı, program bir limited trial versiyondur (kısıtlı kullanım versiyonu) Görüyorsun ki elde ettiğin malı mülkü hiçbir suretle save edemiyorsun (saklayamıyorsun). Öyle ise bu kâinat yazılımını yazanı tanı. Hem hiç mümkünmüdür ki bir programcı bu kadar güzel bir program yapsın ve yaptığı programda about (programların içine konulan ve programcısını tanıtan açıklama) koyup kendini tanıttırmasın. Öyle ise bu kainatın en büyük donanımcısı, programcısı, networkcusu ve sistem operatorü olan zatın, her yere işlediği about kesimlerini gör, öğren, full versiyonunu (sınırsız kullanım versiyonu) kazanmak için çalış. Unutma ki hiçbir hareketin atlanmadan, çok dikkatli loglar (kayıtlar) tutuluyor. Bu loglar herşeye gücü yeten o sistem yönetecisi tarafından kontrol edilecektir. EY insan!... İNSAN isen şu güzel işlere, tesadüfi, abesiyeti, dalaleti karıştırma, çirkin etme, çirkin yapma, çirkin olma.”


Tags :


AtaSözleri Mix 1 09.12.2010

Şu anki öncelik sıralarına göre düzenlediğim sözler.

"Eşeği sahibinin dediği yere bağla da varsın kurt yesin"
"Bil ki insanın değerini varlığı değil yokluğu gösterir.Unutma yokluğu birşey değiştirmeyenin varlığı gereksizdir..." (Dostoyevski)
''Nasibinde varsa, alırsın karıncadan bile ders. Nasibinde yoksa, bütün cihan önüne serilse sana ters..!'' [Mevlana]
"Birşey çalışıyorsa Elleme!"
"Seni seven insanları koru."
"Gözünün önünde hep güzel şeyleri bulundur."
"Sevinçlerini sakın erteleme"
"Elimizde olan şeyleri çok seyrek düşünürüz, eksik olanları ise daima."
"Başarıyı, iç huzura kavuştuğun, sağlıklı olduğun ve sevildiğin zamanı değerlendir."
"Allah cevizi verir... Ama kabuğunu kırmayı sana bırakır. "
"Senden çok ya da az parası olanlarla paran hakkında konuşma. "
"Kaybedecek şeyleri olmayan insanlardan kork."
"Bir arkadaşına sırrını açmadan iki kere düşün."
"Çok mükemmel bulduğun fikri, başkasının engellemesine izin verme"
"Bir mesleğin hilelerini öğrenmek yerine o mesleği iyi öğren."
"Bir şeyi gerçekten bilmek, onu anlatmakla olur"
"Yıpranmak Paslanmaktan İyidir."
"Tecrübe, ilimden üstündür." [İbn-i Sina]
"Aynası İştir Kişinin Lafa Bakılmaz."
"Sana maaş vereni eleştirme... İşinden memnun değilsen istifa et."


"İdeali olmayan insan çamurdan farkı olmayan bir varlıktır."
"Malını Ederinden Sat."
"Büyük ağaçların altında hiç bir şey büyüyemez"
"Çocukların adalet sözcüğünü duyduklarında seni hatırlasınlar. Öyle yaşa."
"Cesaretli ol. Hayatına geri baktığın zaman yaptıkların için değil, yapamadıkların için üzüleceksin."

"Güç, sahip olduğun mallarla ilgili değildir, unutma. "
"Kalem ve not defterini hep yanında taşı."

"Bir şeyi elde etmek için çok emek harcadıysan, tadını çıkarmak içinde zaman ayır. "
"Sadece aşk için evlen. "
“Teşekkür ederim” ve “lütfen” i çok kullan"
"Adam gibi üç tane fıkra öğren. "
"Ayakkabıların hep boyalı ve dişlerin hep beyaz olsun. "

"Cesur ol...Cesur olmasan da öyle davran. Aradaki farkı kimse bilmez. "
"Bir işe başlarken, sermayenin yetersizliğinden dolayı üzülme...Yaratıcı düşüncenin en büyük desteği yetersiz sermayedir."
"Olumsuz insanlardan uzak dur."
"İmzalayacağın kağıttaki yazıları iyi oku... İri yazılar verileni, küçük yazılar senden alınanı içerir."
"Eskiyebilirsin...Bu doğaldır...Ama sakın köhneleşme ve paslanma."

"Bir iş bitmeden parasını ödeme... Peşin ödeme yaparsan mutlaka indirim iste."
"Eğer hayatında hiç başarısızlık yoksa, hiç risk almıyorsun demektir."
"İyi arkadaş senin kendine vereceğin en değerli hediyedir. "
"Başarı istediğini elde etmektir... Mutluluk ise, elde ettiğini sevmektir."
"İyi bir ilk izlenim bırakmak için, kimsenin ikinci şansı yoktur."
"Öğretmek, yeniden öğrenmektir."
"Rüzgarın yönünü değiştiremezsen, yelkenini rüzgarın yönüne çevir. "

"Bütün zorlukların ortasında fırsatlar yatar. "
"Mutluluk arayan kadın, boynundaki elmaslardan çok, masanın üstündeki güllere bakar. "
"Bazı hedefler başarısız olmaya da değer."
"Cesaret, Korkuya karşı direnmek ve korkuya hakim olmaktır. Cesaret korkunun yokluğu değildir."
"Kaplumbağa başını çıkarıp, önünü görmeden ilerlemez...kaplumbağayı küçümseme. "
"Sen uzattığın elini tutmayan ele mi dargınsın, tutmayacak bir ele uzattığın için kendine mi kızgınsın. (Hz.MEVLANA)"
"Eğer Bir gün Dünyaya Ait Çok Büyük Bir Derdin Olursa, Rabbine Dönüp `Benim Büyük Bir Derdim Var.` Deme. Derdine Dönüp `Benim Çok Büyük Bir Rabbim Var.` De.... Hz.Mevlana.."
"Yarabbi bildir de ben beni bileyim..Beni bilen ben ile kendime geleyim..Benim bensizliğim ile ben se...ni bileyim..Seni bilmeyen beni ben neyleyeyim. . . !"
"Eğer kekeme değilseniz, söylemek her zaman kolay, yapmak her zaman zordur.  R.Lewton"




Tags :


Bardağı Yere Bırakın Bugün 09.12.2010


    Profesör elinde içi dolu bir bardak tutarak dersine başladı. Herkesin göreceği bir şekilde tutuyordu ve ardından sordu.
 
    -"Bu bardağın ağırlığı sizce ne kadardır?"


    -50gm!’ …. ‘100gm!’ …..’125gm’..diye öğrenciler yanıtladı.


    -"Bardağı tartmadıkça gerçekten ben de bilemem, " dedi profösör, "ama, benim sorum şu ki :"Bu bardağı böyle birkaç dakikalığına tutsaydım ne olurdu?"


    -’Hiçbir şey’ diye yanıtladı öğrenciler.


    -"Tamam peki 1 saat boyunca tutsaydım ne olurdu?" diye sordu profesör bu kez.


    -"Kolunuz ağrımaya başlardı efendim" diye öğrencilerden biri yanıtladı


    -"Haklısın, peki şimdi ben 1 gün boyunca tutsam ne olurdu?"


    -"Kolunuz iyice ağrır, kas spazmı, batar vs gibi sorunlar yaşardınız ve hastaneye gitmek zorunda kalırdınız!".


     


    Tüm öğrenciler çeşitli yorumlar yaptı ve gülüştüler.


     


    -"Çok iyi. Peki tüm bu sorunlar olurken bardağın ağırlığında bir değişme olur muydu?"diye sordu profesör.


    -"Hayır." diye yanıtladı herkes.


    -Peki o zaman kolun ağrımasına ve kas spazmına neden olan neydi?


     


    Öğrenciler bulmaca çözermişçesine düşünmeye başladılar.


     


    -"Acıdan ve ağrıdan kurtulmak için ne yapmam gerekir bu durumda?"diye tekrar profesör sordu.


    -"Bardağı bırakın düşsün!" diye öğrencilerden biri yanıt verdi.


    -"Kesinlikle! " dedi, profesör.


     


    Hayatın problemleri de böyle bir şeydir. Onları kafanda birkaç dakika tutarsın. Bir sorun yokmuş gibi görünür. Uzun bir süre düşünürsün. Başınız ağrımaya başlar.Daha uzun düşünün. Artık seni bitirmeye ve hiçbir şey yapamamana neden olur.Hayatınızdaki mücadeleleri ve problemleri düşünmek önemlidir,Fakat DAHA ÖNEMLİSİ onları her günün sonunda, uyumadan önce yere bırakmaktır (bardak gibi). Bu şekilde strese girmez, ve her gün taze bir beyin ile uyanır ve her konuyla ve yolunuza çıkan her mücadele ile başa çıkabilecek güçte olursunuz!


     


    "Bardağı yere bırakın bugün!".


     


    Not : Alıntıdır.




Tags : Profesör , ders , öğrenci , cesaretlendirme